bayanların sihirli dünyası
30 Mayıs 2013 Perşembe
saç bakımı
Evde
Saç Bakımının Önemi
Doğal saç bakımı doğal ürünlerle yapıldığı
için hem daha sağlıklı hem de daha iyi sonuçlar verir. Ve olumsuz yan etkilere
sebep olmaz. Uygulanan bakımlarla saçlar kısa sürede tekrar sağlıklı ve parlak
hallerine kavuşur. Doğal saç bakımında en çok tercih edilen maddeler bal,
zeytinyağı, bademyağı, yumurta ve çeşitli meyvelerdir. İşte evde kolayca
hazırlayıp uygulayabileceğiniz doğal saç maskeleri.
Bal
ile Yapılabilecek Doğal Saç Bakımı
Bal çok iyi bir nemlendirici olması
sebebiyle saçlara harika bir görünüm, sağlık ve yumuşaklık katar. Bu nedenle
saç bakımında en çok tercih edilen doğal maddedir. Saç derisindeki tahriş ve
pullanma için ideal bir kepek önleyici ve cilt dostudur.
Saçlarınızı
Parlatan Bal Maskesi
4 su bardağı sıcak suyun içinde 1 çay
kaşığı bal katılarak eritilir. Daha sonra yıkanmış ve temiz saçlara elde edilen
karışım saç diplerine değdirmeden saç tellerine masaj yaparak yedirilir.
Sonrasında ise durulamadan saçlar kurutulur. Bu maske saçlara doğal bir
parlaklık katar.
Bal
ile Saç Bakım Kremi Nasıl Yapılır?
Yarım çay bardağı balın içine 1 tatlı
kaşığı zeytinyağı eklenip karıştırılır. Elde edilen karışım saçlara masaj
yapılarak sürülür ve saçlar bir bone ya da havlu ile sarılıp 40-45 dakika bu
şekilde bekletilir. Daha sonra saçlar ılık su ile yıkanıp durulanır. Bu maske
saça canlılık katacaktır.
Yumurta
ile Saç Bakımı Nasıl Yapılır?
Yumurta içeriğindeki proteinler ile
saçarlı parlatıcı, onarıcı ve yumuşatıcı etkiler gösterir. Bu nedenler en çok
tercih edilen saç bakım ürünleri arasında yer alır.
Yumurta ile yapılabilecek en kolay ve en
doğal maske şu şekildedir. Bir kâseye 2 yumurta kırıp 3-4 yemek kaşığı
zeytinyağı eklenerek güzelce karıştırılır. Elde edilen karışım saç tellerine ve
saç derisine sürülerek yarım saat bu şekilde bekletilir ve ılık su ile
yıkayarak temizlenir. Bu saçlara doğal bir parlaklık ve yumuşaklık katacaktır.
Diğer
Doğal Saç Bakım Yöntemleri
Bademyağı, hindistancevizi yağı ve
zeytinyağı da doğal saç bakımı yaparken Rahatlıkla kullanabileceğiniz doğal
ürünlerdir. Kullanılan bu yağlar saç derisine daha fazla oksijen gitmesini
sağladıkları gibi bu maddeler ayrıca saçlarınıza yumuşaklık ve parlaklık
katacaktır.
Bu maskeleri uygularken saçlarınıza ve
saç derinize masaj yaparak uygulamayı ve uygulama sonrasında bu şekilde 30-40
dakika beklemeyi unutmayın.
Saçı
yıkayıp kurutun
Saçı
yıkayıp kurutun. Bakım ürünlerinin temiz saça uygulanması gerekmektedir.
2.
Adım
Saça
uygun ürün kullanın
Kullanacağınız
bitki yağını, saçın cinsine göre seçin. Her ürün her saça uygun değildir.
3.
Adım
Uygulamaya
ön kısımlarda başlayın
Uygulamaya
başın ön kısımlarından başlayın. Saç dökülmesi başın ön tarafından başlar ve bu
bölgenin daha fazla bakıma ihtiyacı vardır.
4. Adım
Önce
dip kısımlara sürün
Bitki
yağını önce saç diplerine sürün. Saç diplerini bitirince başın alt
kısımlarından başlayarak saç uçlarına sürün. Tarak yardımıyla saçın her
tarafına iyice yedirin.
5.
Adım
Masaj
yapın
Saç
diplerine dairesel hareketlerle 5-10 dakika masaj yapın.
6.
Adım
En az
45 dakika bekleyin
En az
45 dakika yağın saçta kalmasını sağlayın.
7.
Adım
Ilık
suyla yıkayın
Saçı
ılık suyla yıkayıp şampuanlayın. Saç kremi sürüp iyice durulayın.
Saç
bakımında kullanacağınız bitki yağlarını aktarlardan temin edebilirsiniz.
röfle,
bir çeşit saç boyama işlemidir. Röfle genellikle sarı ve sarı tonları gibi
çeşitli renklerde boyama işlemi olduğundan bakımı da epey zordur. Saçlarınıza
röfle yaptırmak istiyor ya da çoktan yaptırdıysanız, bu yazımızda yer alan
röfleli saçlara bakım önerilerimizi dikkate alarak röfleli saçlarınızı uzun
süre koruyabilirsiniz. Hem röfleyi daha uzun süre kullanmak hem de saç
sağlığınızın daha iyi olması için işte dikkat etmeniz ve yapmanız gerekenler…
Öncelikle
doğru şampuan seçimi yapmalısınız. İki güne bir yıkamanız gereken saçlarınız
için boyalı ya da röfleli saçlar için uygun olan şampuanları kullanmaya özen
gösterin. Bunun yanı şampuan seçerken saç tipide dikkate alınmalıdır.
Röfleli
saçlarda dikkat edilmesi gereken en önemli hususlardan biri de, saçın duş
esnasında iki kez şampuanlanması, ama ikinci kez şampuanladıktan sonra saçın
suyu iyice sıkılacak ve saç kremi sürülecektir. Saç kremi sürüldükten sonra
yaklaşık 5 dakika saç yıkanmamalıdır. Yıkama suyu ise röfleli saçlarda çık
sıcak olmamalıdır.
Röfleli
saçlarınızın sağlığını korumak ve yıpranmasını önlemek için haftada bir kez
maske yapabilirsiniz. Röfleli saçlara evde bakım yapmak için bu önerilerimi
dikkate almanızda fayda var.
tırnak bakımı
Tırnaklar
yapı olarak yoğunlukla keratin adı verilen bir proteinden oluşur. Sağlıklı ve
güzel tırnakların iyi beslenmeye olduğu kadar bakıma da ihtiyacı vardır.
Tırnaklara haftada bir temel bakım yapmak, 3-4 haftada bir de profesyonel bakım
yaptırmak gerekir.
1-Haftalık
Temel Bakım:
Tırnağınızdaki
ojeyi temizleyin.
Köşelerden
merkeze doğru tırnağınızı törpüleyin, törpüyü ileri-geri değil, tek yönlü
hareket ettirin; yanlış törpüleme tınak dokusunun bozulmasına ve tırnağınızın
katmanlar halinde soyulmasına neden olabilir.
Ellerinizi
ılık sabunlu suyun içinde bir kaç dakika bekleterek tırnak etlerinin
yumuşamasını sağlayın. Törpünün ucuyla tırnağın üstüne doğru uzayan deriyi
kenarlara doğru ittirin. Bu derileri kendiniz keserseniz çok dipten
kesebilirsiniz ve herhangi bir kanama enfeksiyona neden olabilir. Bu nedenle
kesme işini profesyonellere bırakmanızda fayda var.
Tırnağınızı
temizledikten sonra güçlendirici cila sürün. Renkli bir oje sürmek istiyorsanız
bu cila kuruduktan sonra üzerine sürebilirsiniz.
Son
olarak bir nemlendiriciyle ellerinize masaj yapın. Sık sık nemlendirici
kullanarak tırnak çevresindeki etlerin sertleşmesine ve soyulmasına engel
olabilirsiniz.
ÖNERİLER:
Banyodan
çıktıktan sonra tırnağınızın çevresindeki etler yumuşayacağından kolay ve hızlı
bir şekilde bakım yapabilirsiniz.
Ojenizin
daha uzun ömürlü olmasını istiyorsanız buzdolabında saklayın. Koyulaşmış
ojeleriniz için kozmetik ürünler satan mağazalardan oje incelticisi
alabilirsiniz.
Haftada
bir kereden fazla aseton kullanmamaya çalışın. Aseton tırnağınızda kurumaya yol
açacağından dokusuna zarar verir.
Oje
kullanmasanız da tırnak güçlendirici cilaları kullanmanızda fayda var, cilalar
tırnağınızın dış etkenlere karşı güçlendirir ve hasar görmesini önler.
Ellerinizi
mümkün olduğunca çok nemlendirin. Ayrıca tırnak çevresindeki derileri yumuşak
tutmak için özel üretilmiş yağlardan kullanmanız manikürünüzün daha uzun ömürlü
olmasını sağlayacaktır.
French
tarzı oje sürmekte zorlanıyorsanız tırnağınızın içine beyaz tırnak kalemi
sürerek bu görüntüye ulaşabilirsiniz. Elinizi yıkadıktan sonra kalemi tekrar
uygulamanız gerekse de ojeden daha zahmetsiz bir yöntem olduğu kesindir.
Tırnaklarınız
çok kötü durumdaysa ve acilen iyi görünmesini sağlamak zorundaysanız fakat
yanınızda törpü bulunmuyorsa, bir kibrit kutusu işinize yarayacaktır. Kibrit
kutusunun pürüzlü kenarlarıyla tırnağınızı bir ölçüde düzeltebilirsiniz.
Uzun
tırnaklar ne kadar çekici olsalar da sağlık açısından büyük bir tehlike
oluştururlar. Tırnağınızı uzatarak tırnak diplerine yerleşen bakteriler için
daha derin ve geniş bir mekan sağlamış olursunuz.
2-Beslenme
ve Tırnaklar
A
Vitamini ve kalsiyum eksikliği kuruluğa ve zayıflığa neden olabilir.
Folic
asid ve C vitamini eksikliği tırnak yüzeyinin pürüzlü olmasına neden olabilir.
Tırnağın
üzerindeki beyaz lekeler protein eksikliğinden kaynaklanabilir.
Hidroklorik
asid eksikliği tırnakların soyulmasına neden olabilir.
Yetersiz
beslenme ya da B12 eksikliği kuruluğa, şekil bozukluğuna, tırnak renginin
koyulaşmasına neden olabilir.
Çinko
eksikliği tırnak üzerinde beyaz noktalar oluşmasına neden olabilir.
Tırnaktaki
kurumalar ve çatlamalar daha fazla sıvı tüketmeniz gerektiğine işarettir.
Tırnak
çevresindeki etlerdeki kızarıklık metabolizmanın zayıflığına ve temel yağ
asidlerinin eksikliğine işaret olabilir.
Bunun
için:
Vücudunuzun
ihtiyaç duyduğu vitaminleri, mineralleri ve enzimleri tamamlamak için
tükettiğiniz gıdaların en az yüzde ellisi taze meyve ve sebze olmalıdır.
Silisyum
ve kükürt bakımından zengin olan brokoli, balık ve soğan gibi yiyecekleri bol
bol tüketin. Ayrıca soya ve baklagiller de biotin zenginlikleri nedeniyle
tüketilmesi gereken besinlerdir.
Bol
bol su için.
Kalsiyum
ve fosfor bakımından zengin olduğu için hergün havuç suyu için
el bakımı
El
bakımı evde nasıl yapılır yada şöyle sormalıyım evinizde el bakımınızı nasıl
yaparsınız arkadaşlar. Bütün işleri yapmak için kullandığınız ellerinize acaba
yüzünüz kadar bakım uyguluyormusunuz. Bence hayır hatta sizlerinde içinizden
hayır dediğinizi duyar gibiyim.
Yüzünüze
bakım uyguluyorsunuz vucudunuza bakım uyguluyorsunuz ama düşünsenize güzel bir
vücutta güzel bir yüzde kötü eller hiç iyi durmaz.
Öncelikle
ellerinize bakım için uygulayacağınız maskelerden bahsedelim arkadaşlar:
Killi
Maske
Kuru
ve yıpranmış ellere uygulanan killi maske hem besleyici hem de onarıcı olan bir
maske olması sebebiyle dikkat çekiyor.
Malzemelerimiz:
1 tatlı kaşığı badem yağı, 2 yumurta sarısı ve 1 tatlı kaşığı kil.
Yapılışı
ve Hazırlanışı: Bir kapta bütün malzemeleri iyice karıştırın ve krem kıvamına
gelinceye kadar çırpın. Karışımı katılaşıncaya kadar yaklaşık 10 dakika
buzlukta bekletin ve daha sonra ellerinize sürün. Ellerinizde 10 dakika
beklettiğiniz karışımı, iyice durulayın.
Ballı
Maske
Eller
için evde hemen yapıp, uygulayabileceğiniz ve sonucundan memnun kalacağınız bir
maske bu. Malzemeleri bal ve zeytinyağı olan basit bir maske.
Yapılışı
ve Hazırlanışı: Ellerinizi ılık bir suda yumuşayana kadar bekletin. Bir kapta
zeytinyağı ve 1 kaşık balı iyice karıştırın ve ellerinizi bu karışımın içinde 5
dakika kadar bekletin. Ellerinizi duruladığınızda farkı göreceksiniz.
Ellere
süt banyosu:
Manikür
yapılırken su yerine artık süt kullanılıyor. Ellerinizi en az beş dakika ılık
sütün içinde dinlendirirseniz, ellerinizin ve özellikle tırnaklarınızın
güçlendiklerini göreceksiniz.
Eller
için önerilen şu öğütleri unutmayın
1-
Kurutmayan temizleyiciler kullanın: Ellerinizi kurutmayan temizleyiciler
kullanmaya önem verin. Her el yıkama sonrası ellerinizin nem kaybettiğini
unutmayın.
2-
Ilık suyla yıkayın: Ellerinizi ılık suyla, cildi kurutmayan sabunlarla yıkamaya
dikkat edin.
3-
Kısa süreli banyo yapın: Banyo sürenizi kısa tutun. Uzun süren banyolar,
derinin daha fazla nem kaybetmesine neden olur.
4-
Nemsiz bırakmayın: Nemlendirici kullanmaya önem gösterin; ellerinizi sık sık
nemlendirin. Yaz-kış çantanızda el kremi olsun.
5-
Zeytinyağı ve E Vitamini: Shea yağı, gliserin, zeytinyağı ve E vitamini içeren
nemlendiriciler kullanın.
6-
Mutfak işlerinde eldiven kullanın: Mutfakta sebze ve meyve doğrarken mutlaka
eldiven giyin.
7-
Soğuktan/rüzgardan koruyun: Soğuk ve rüzgarlı havalarda dışarı çıkarken mutlaka
eldivenlerinizi takın.
8-
Tahriş olmasın: Deriyi tahriş edici maddelerle temas etmeden önce mutlaka
eldiven kullanın. Eldiven kullanarak ellerinizin zarar görmesini engelleyin.
9-
Pişik kremleriyle bariyer kurun: Özellikle tahriş edici maddelerle temasın
fazla olduğu durumlarda bariyer pişik kremleri yararlıdır. Pişik kremleri;
derinin üst tabakasında katman oluşturur ve nemlendirici özelliğinin yanında
üst tabakada bariyer oluşturma özelliğinden dolayı kimyasalların içeriye
girmesini engeller.
10-
Güneş kremi şart: Ellerinizin yaşlanmasını engellemek istiyorsanız, yüze
uygulanan güneş koruyucularından ellerinize de uygulayın.
ayak bakımı
Ayak bakımı kişisel
hijyenin en önemli parçalarından biridir. Bütün gün ayaklarımızın üzerinde
durduğumuz düşünülürse ayak sağlığının da genel anlamda ne kadar önemli olduğu
tartışılmaz. Düzenli bir şekilde pedikür yaptırmak ayaklarınızı şımartmanın en
kolay yolu ancak evde de takip edebileceğiniz doğal bakım ritüelleri, bedavaya
uygulayabileceğiniz kürler var.
Sağlıklı ve güzel ayaklar için ne yapmalı?
Sağlıklı ve güzel ayaklar için ne yapmalı?
·
Ayaklarınızı her gün ılık ve sabunlu suyla
yıkayın. Ardından serin suyla durulayıp bir havlu yardımıyla ve parmak
aralarını atlamadan iyice kurulayın. Dilerseniz ayaklarınıza ekstra bakım için
talk pudrası veya krem sürebilirsiniz.
·
Ayakkabı satın almak için en iyi zaman
günün geç saatleridir. Yani ayaklarınızın biraz şiş olduğu zamanlar.
Ayaklarınız en şiş haliyle rahat etmişse doğru bir seçim yapmış
olursunuz.
·
Güneşe çıktığınız zamanlarda eğer sandalet
veya parmak arası terlik giydiyseniz ayaklarınızın üst kısımlarına mutlaka
güneş kremi sürün.
·
Topuklarınızı ponza taşıyla düzenli bir
şekilde temizleyin. En ideal zaman duşta… Saçınızda bakım kreminiz, bekliyorken
zamanı bu şekilde değerlendirebilirsiniz… Ölü hücrelerden arının, bebek gibi
ayaklara sahip olun!
·
Yatmadan önce yıkadığınız ayaklarınıza,
özellikle de topuklarınıza nemlendirici sürün. Ama parmak aralarına kaçırmamaya
gayret gösterin çünkü nemli kalan bu bölgelerde mantar oluşabilir.
·
Yatmadan önce yapabileceğiniz bir şey
daha; ayaklarınıza yoğun bir krem sürün ve ardından yün çorap giyin. Yazın
uygulaması biraz zor ama gerçekten işe yarıyor! Sabaha pamuk gibi ayaklar garanti!
·
Ayaklar yorgun olduğunda tabanlar ağrır,
yere zor basarsınız. Böyle zamanlarda tam rahatlayabilmek için tercihen
birinden size ayak masajı yapmasını rica edin. Ya da kendiniz yapın! Deneyince
vazgeçemeyeceksiniz. Ayrıca tazyikli soğuk su da yorgun ayaklara çok iyi
geliyor.
·
Önümüz yaz… Tatilinizi plajı kum olan bir
yerde yapacaksanız dalgaların vurduğu bölgelerde çıplak ayak yürüyün. İnce,
minik kum parçaları ayaklarınızda ‘peeling’ etkisi yapacaktır.
·
Son tavsiyemiz yanınızda daima yara bandı
taşımanız. Babet ayakkabılar, topukluklar özellikle yazın çorap giymeyi tercih
etmediğimiz için veya sıcaktan ayaklarımız şiştiği için sıkabiliyor. Günün
yükünü kaldıran ayaklarınıza acıyın, kilit bölgelere yara bantlar yerleştirerek
önlem alın.
Ayak bakımında uyguyalayabileceğiniz doğal reçeteler
Ayak banyosu
1 limonun suyu
¼ çay kaşığı tarçın tozu
2 yemek kaşığı zeytinyağı
¼ su bardağı süt
Su
Ayaklarınızın rahatça gireceği bir leğeni sıcak suyla doldurun ve içine limon suyunu, tarçını, zeytin yağını ve sütü dökün. İyice karıştırın.
Ayaklarınızı leğenin içine sokun ve 10-15 dakika bekleyin.
Ayaklarınızı sabunla yıkayıp havlu yardımıyla kurulayın. Ardından krem sürün.
Ayak kremi
1 yemek kaşığı badem yağı
1 çay kaşığı zeytinyağı
1 çay kaşığı buğday tohumu yağı
12 damla okaliptüs esansyel yağı
Koyu renkli cam şişe (kremi ışıktan korumak, bozulmasını engellemek için)
Koyu renk cam şişenin içine badem, zeytin, buğday tohumu ve okaliptüs yağlarını koyun.
Sıkıca kapattığınız şişeyi çok iyi sallayın, yağların iyice karışmasını sağlayın.
Hazırladığınız kremi ayaklarınızı yıkayıp kuruladıktan sonra sürün.
Yaz mevsiminde ayak bakımı nasıl olmalı?
Yaz aylarında ortopedik veya deri bir ayakkabı kullanmanız gerekir. Bilhassa uzun süre aynı ayakkabıyı giymemeye özen göstermelisiniz! Mantar enfeksiyonu yazın çok sık görüldüğünden, ayaklarınızı yıkadıktan sonra mutlaka kurulamanız gerektiğini de unutmayın.
Ayak bakımında uyguyalayabileceğiniz doğal reçeteler
Ayak banyosu
1 limonun suyu
¼ çay kaşığı tarçın tozu
2 yemek kaşığı zeytinyağı
¼ su bardağı süt
Su
Ayaklarınızın rahatça gireceği bir leğeni sıcak suyla doldurun ve içine limon suyunu, tarçını, zeytin yağını ve sütü dökün. İyice karıştırın.
Ayaklarınızı leğenin içine sokun ve 10-15 dakika bekleyin.
Ayaklarınızı sabunla yıkayıp havlu yardımıyla kurulayın. Ardından krem sürün.
Ayak kremi
1 yemek kaşığı badem yağı
1 çay kaşığı zeytinyağı
1 çay kaşığı buğday tohumu yağı
12 damla okaliptüs esansyel yağı
Koyu renkli cam şişe (kremi ışıktan korumak, bozulmasını engellemek için)
Koyu renk cam şişenin içine badem, zeytin, buğday tohumu ve okaliptüs yağlarını koyun.
Sıkıca kapattığınız şişeyi çok iyi sallayın, yağların iyice karışmasını sağlayın.
Hazırladığınız kremi ayaklarınızı yıkayıp kuruladıktan sonra sürün.
Yaz mevsiminde ayak bakımı nasıl olmalı?
Yaz aylarında ortopedik veya deri bir ayakkabı kullanmanız gerekir. Bilhassa uzun süre aynı ayakkabıyı giymemeye özen göstermelisiniz! Mantar enfeksiyonu yazın çok sık görüldüğünden, ayaklarınızı yıkadıktan sonra mutlaka kurulamanız gerektiğini de unutmayın.
Evde
El Bakımı Nasıl Yapılır
saç renkleri
Saç renkleri
Bayanlar için saçlar her zaman önemlidir. Saçlarımızın
güzelliğimiz üzerinde ne kadar etkili olduğunu biliyoruz. Bu nedenle hemen
hepimiz saçlarımıza oldukça fazla özen gösteririz.
Saçlarımızın güzel olabilmesi için sağlıklı olması
gerekiyor. Sağlıkla ışıldayan ve kolay şekil alabilen saçlar her zaman daha
güzel bir görüntü elde etmek anlamına gelir. Saçlarımızın modeli kadar rengi de
güzelliğimizde etkili oluyor. Hatta bazen bir saç rengi değişimi, birçok
bayanın baştan yaratılmış hissi vermesine neden olmaktadır.
Saç güzelliğimizin en önemli unsurudur. Ne kadar güzel
olursa kendimizi o kadar iyi hissederiz. Saçlarımızın rengini değiştirmek de
artık oldukça popülerleşen bir durum haline geldi. Genetik güzelliğimizi
değiştirmek istediğimizde saçlarımızın rengini değiştirmek bunun için en kolay
yol oluyor. Peki, bizin için en uygun saç rengine nasıl karar veriyoruz?
Birçoğumuzun yaptığı hataların başında başkasında görerek
beğendiği saç rengini kendisine uygulatmak oluyor. Herkes aynı ten rengine
sahip değildir. Saç ve ten rengi arasında ne kadar güzel bir uyum sağlanırsa o
kadar çok bir görüntüye sahip oluruz. Ancak rastgele, bilinçsizce seçilen
renkler yüzünden birçoğumuz uyumsuz saç renkleri ile güzelliğimizi
gölgeliyoruz. Saçlarımızın rengini değiştirmeye karar verdiğimizde ilk olarak
hangi renklerin bizim ten rengimiz için uygun olacağına karar vermek gerekir.
Sarı saç oldukça popüler olmaya başladı. Ülkemiz
bayanlarının sarı saç sahibi olmaya ne kadar meraklı olduklarını hepimiz
biliyoruz. Ancak şöyle bir gerçek var ki, esmer tene sahip bayanlar için sarı
saç asla uygun değildir. Ten rengini göz ardı ederek saçlarını sarıya boyatan
bayanlar aslında çok da hoş bir görüntüye sahip olamıyor. Esmer tene sahipseniz
sizin saç renginiz daha çok bakır ya da kestane tonlarında omalıdır. Işıltılı
bir bakır hem modern duracak hem de teninizin güzelliğini ortaya çıkaracaktır.
İşte boyalı saçların
bakımıyla ilgili başlıca soruların yanıtları…
Boyanırken saç temiz mi yoksa kirli mi olmalı?
Saçınızın temiz ya da kirli olması farketmez. Her iki
durumda da iyi sonuç alabilirsiniz. Ancak boya yapmadan önce saçınızda jöle,
biryantin, sprey, köpük gibi saç şekillendiricileri varsa fırça yardımıyla
temizlemelisiniz. Çünkü şekillendiriciler saça yeterli miktarda boyanın nüfuz
etmesini engeller. Boyanın kalıcılığı kısa süreli olur.
Saç boyası saçı döker mi?
Boya, saçı dökmez. Mevsim değişikliği, fizyolojik
rahatsızlıklar, düzensiz beslenme gibi koşullar saçın dökülmesine neden olur.
Cilde bulaşan boyalar nasıl temizlenir?
Saç boyasını uygulamaya başlamadan önce saç diplerine
nemlendirici krem uygulanabilir. Bekleme süresi sonunda saçlar yıkanmadan önce
veya yıkandıktan sonra nemli bir pamukla boyanın ciltten temizlenmesi
kolaylaşır. Nemlendirici krem uygulaması unutulursa, sabunlu bir bez ya da
pamuklu yardımı ile boya temizlenebilir.
Kaş ve kirpik boyanabilir mi?
Kaş ve kirpikler hiçbir boya ile boyanmaz. Eğer kaşlarınızı
boyamak istiyorsanız, özel olarak hazırlanmış kaş- kirpik boyalarını kullanın.
Boya ne kadar zamanda uygulanmalı?
Saç, ayda yaklaşık 1 cm uzar. 4 ila 5 hafta ara ile saç
diplerini boyamak ve saç uçlarına rötuş yapmak gerekir.
Kına olanlar boya yapabilir mi?
Kına saçı kaplar ve saç üzerinde bir tabaka oluşturur.
Kınayı saçtan çıkarmak ise mümkün değildir. Bu nedenle saçınızda kına varsa saç
boyası kullanmayın.
Saç renginin daha belirgin olması için saç boyasından fazla
oksidasyon kremi kullanılırsa ne olur?
Boya kutusunun içindeki reçetede yazılan miktar ve oranlar
en sağlıklı sonucu almak için idealdir. Bu nedenle farklı bir karışım tavsiye
edilmez.
Renk seçerken nelere dikkat etmeli?
Saçı renklendirmeden önce istenen sonuca ulaşmak için elde
edilmek istenen rengin çok iyi saptanması gerekir. Renk saptaması yaparken daha
önce boyanmamış saçlar için; saçlarda beyaz yoksa veya azsa, doğal renginden
bir ton açık renk seçilmelidir. Daha önce boyanmış saçlar aynı renge veya koyu
renge boyanabilir. Ancak boyalı saçları olduğundan daha açık renge boyamadan
önce dekolore (saçın rengini açma) işleminin uygulanması gerekir. Bu şekilde
arzulanan saç elde edilmiş olunur malıdır
Buğday tenli bayanlar için renk seçenekleri çok daha
fazladır. Ancak platin ve açık sarıdan uzak durulması gerekiyor. Buğday tenli
bayanlar için karamel, altın sarısı, açık kahve, açık kızıl tonları uygun
olacaktır. Bu saç renkleri buğday tenli bayanlar için harika bir seçim oluyor.
Bunların yanı sıra fındıkkabuğu, soğan kabuğu gibi renklerde oldukça fazla
rağbet görmeye başladı.
Beyaz tenli bayanlar için ise en ideal saç rengi platin
ve açık sarı oluyor. Şüphesiz sarı saçın en çok yakıştığı ten rengi beyazdır.
Eğer beyaz bir tene sahipseniz boyatmanız gereken renk sarı. Ancak bunun
dışında bakır tonları da sizin için iyi bir seçim olabilir. Özellikle bakır kızılı
harika duracaktır.
2013 yılının en popüler ve trend rengi karamel ve bal köpüğü renkleri.Yazın bayanlarda bal köpüğü rengini sıklıkla göreceğiz.Güzel ve yumuşak bir renk bence yaza çok uygun..Renkli gözlü bayanlarda bu rengin daha güzel görüneceği kesin.
ruj ve oje
RUJ
MÖ 7000 yıllarından yani Sümerlerden beri dudak renkleri
kullanılmaktadır. Bu uygulama
Mısırlılardan Suriyelilere
Asurlulara Perslere Yunanlara
Romalılara ve günümüz toplumuna aktarılagelmiştir.
Bugünkü ruj 1920'de İngilizcede push-up holder olarak
adlandırılan rujların çevrilerek dışarı çıkarıldığı ve tekrar çevrilerek içine
sokulabildiği kutular bulunduğunda ortaya çıkmıştır.
Formülasyon
Rujlar farklı konsantrasyonlarda mumların yağların ve pigmentlerin karışımıdır. Örneğin
dudakta uzun süre kalması istenen bir rujda yüksek miktarda mum az miktarda yağ ve yüksek oranda pigment
bulunur. Buna karşın düz ve kremli bir görünüm veren rujda az mum ve fazla yağ
bulunur.
Rujlarda kullanılan mumlar genellikle balmumu doğal balmumu (candelila wax) Brezilya balmumu (carnauba mumu) ozokerit
mumu lanolin mumu ceresin mumu ve diğer sentetik mumlardır.
Genellikle arzulanan erime noktasını elde etmek için bu mumların çeşitli
karışımları kullanılmaktadır. Yağ olarak kastor yağı beyaz mineral yağı lanolin yağı
hidrojenlenmiş bitkisel yağlar veya oleil alkol kullanılır.
Yağların amacı dudaklara uygulamak için birtabaka
oluşturmaktır. Yağlar aynı zamanda pigmentin ürün içinde dağılımı için de
gereklidir.
Rujlarda farklı tiplerde renklendiriciler kullanılmaktadır.
Bulaşmayan renkler ve ruj kalıcılığı floresan
halojenli floresanlardan ve suda çözünmeyen boyalardan oluşan bromo
asitlerinin kullanılması ile elde edilir. Diğer pigmentler ise suda çözünmez
boyalar ve yatırma boyalardır. Metalik yatırmalar aluminyum gibi metalik bir maddede
yatırılmış veya çökertilmiş çözünmeyen boyalardır. Örneğin FD&C Blue No.
1 aluminyumda çökertilmiş bir azo
boyasıdır. (Azo boyaları azobenzen türevleridir
genellikle sarı kırmızı ve
kahverenkli olup asit ya da baz özelliklerine sahiptir). Diğer yatırılmış
renkler kalsiyum veya baryum tuzları bazlıdır.
Ters etkiler
Rujlara özgü olan bir dizi içerik duyarlı kişilerde sorunlara neden olabilir.
Çoğu rujda bulunan kastor yağı bromo asit boyalarını mükemmel çözebilme
yeteneği için kullanılmaktadır; ender olarak allerjik kontakt dermatite neden
olmaktadır. 1920lerin ortasındaki belli başlı ruj hassaslaştırıcıları bromo
asit boyaları idi. Bunlardan biri eozindir (D&C Red No. 21). Bu yıllarda
eozin suda çözünmeyen kırmızı rujlarda kullanılmakta idi. Bu çıkmayan rujlar
yeniden piyasada yerlerini almaya başlamıştır.
Rujlar kaçınılmaz bir şekilde ağız içine girdiklerinden
rujlardaki renk verici maddelerin güvenilirliği çok önem kazanmıştır. FDA
sertifikalı renkleri üç gruba ayırmaktadır: 1)Food Drug and Cosmetic (FD&C) renkler 2)Drug & Cosmetic (D&C) renkler ve
3)External drug & Cosmetic renkler. Sadece ilk iki grup rujlarda
kullanılabilir.
RUJ RENGİNE NASIL KARAR
VERİLİR
Ruj makyajın son noktasıdır. Makyaj bitişi olarak ruj
kullanılır. Ruj seçimi ten rengine göre olabileceği gibi makyaj renklerine göre
veya gündüz gece makyajına göre değişiklik gösterecektir. Rujun parlak veya mat
özelliğine göre de tercih yapılır. Mat rujlar kalın dolgun dudaklar için
uygunken parlak rujlar daha çok ince ve açık renk dudaklara önerilir. Doğal bir
ruj rengi kullanılmak istendiğinde kişi kendi dudak renginden bir ya da iki ton
koyu doğal pembelikte bir ruj seçebilir.
Ten rengine göre ruj seçimi en temek alınacak tercih
yöntemidir. Açık tenli kişiler doğal tonları seçmelidirler. Doğal karamel
tonları, pembe veya şeftali renkleri açık tenlilere uyum sağlar. Pembenin
parlak tonları da canlılık ve neşe verir. Özellikle yaz ve bahar ayları için
açık tenlilerin canlı pembeler kullanması hoş olacaktır. Kırmızının tonları da
açık tenli kişilere uyar. Çilek kırmızısı enerjik ve canlılık veren bir tondur.
Açık tenliler bu tonları gece ve gündüz makyajında rahatlıkla kullanabilirler.
Kumral bayanlar için gülkurusu renkleri, mürdüm tonları, mat koyu pembeler
kullanılabilir. Buğday tenli kişiler ise pembe tonları yakışır. Sedefli
pembeler, turuncunun çeşitli tonları buğday renkli tenlilere canlılık verir.
Pembe tonları ise gece makyajında buğday tende çok hoş olacaktır. Esmer
bayanlarda kayısı ve şeftali tonları doğallık açısından çok güzeldir. Şeker
pembeleri de esmer tende canlı ve hoş durur. Geceleri ise bordo tonları
esmerlerin dudaklarında cazip görünmektedir. Ayrıca esmerlerde turuncunun açık
tonları da önerilebilir. Gece makyajı için koyu renkler esmerlerde hoş
duracaktır. Koyu kırmızılar, morlar önerilir.
Tüm bu renklerdeki rujlar pırıltılı olabileceği gibi mat
seçenekleri de vardır. Dudak yapısına ve tercihe göre seçilebilir. Gece makyajı
için biraz daha gösterişli ve koyu ve pırıltılı rujlar seçilirse iyi olur.
Gündüzleri ise daha doğal ve açık tonlar seçilmelidir. Mat rujların üzerine
parlatıcı sürülebilir veya birkaç tondaki ruj karıştırılarak tek renk elde
edilebilir.
Ruj rengi yapılan makyaja göre de belirlenir. Makyajda
kullanılan genel renge uygun olması önerilir. Gözlerde kullanılan tonlara ve
allık rengine uygun olan ruj makyajı tamamlar ve bütünlük sağlar. Allık olarak
kullanılan renk pembe tonlarında ise gene bu tonlarda kırmızı veya bronz
tonlardaysa bu tonlara yakın ve uyumlu renkler ruj olarak kullanılmalıdır.
Rujun rengi genel makyaj renklerinden aykırı ise hoş olmayan bir görünüm
çıkabilir. Bu nedenle yapılan makyajda kullanılan renkler göz önünde
bulundurularak ruj rengi tespit edilmelidir. Makyajda pembe tonları ağırlıklı
kullanıldıysa ruj rengi de bu tonlardan farklı olmamalıdır. Kırmızı ve mercan
tonları hakim ise bu tonlarda ruj seçilmelidir. Ayrıca makyajın gece mi gündüz
için mi yapıldığı da önemlidir. Gündüz makyajında daha doğal ve açık tonlar kullanılırken
gece makyajında genel olarak makyaj tonları koyu olduğundan daha koyu rujlar
tercih edilir.
KUSURSUZ RUJ SÜRME TEKNİKLERİ
Dudaklarınızı çevreleyin
Dudak kalemini hiçbir zaman belirgin şekilde sürmemelisiniz.
Dudağınızın doğal rengini yitirmeyecek şekilde gölgelendirme yapabilirsiniz.
Dudaklarınızı daha dolgun ve belirginleştirmek için ruj değil de ruj kalemi
kullanırsanız daha iyi olur.
Bıyıklarınızı aldığınız belli olmasın
Dudağınızın üzerinde olan tüyler hiç de hoş bir görüntü
yaratmaz. Bıyık bölgenizi kremlerle nemlendiriniz ve sonraki işlemde istenmeyen
tüylerden kurtulun. Bu uygulamayı yaparak oluşacak kızarıklığın önüne geçmiş
olacaksınız.
Çatlamış dudaklar
Dudaklarınızdaki ölü derilerde kurtulmak için nemli bir
havlu ya da yumuşak bir diş fırçasıyla hafifçe ovalayın. Rujunuzu dudaklarınıza
uygulamadan önce nemlendirici kullanın ve dudaklarınızın kremi emmesini
bekleyin. Gün boyunca dudaklarınızı nemli tutmak için ya parlatıcı kullanın ya
da rujunuzu dağıtmayacak şekilde kreminizi sürün.
Etkileyicive çarpıcı renk ruj sürdüyseniz, dudaklarınızla
dikkatleri üzerinize çekebilirsiniz. Dudaklarınızla ön plana çıkmak
istiyorsanız; allığınızı ve göz makyajınızı hafif yaparak dikkatler
dudaklarınıza toplanır.
Abartısız renklerle makyaj
İşte pük nokta! Diğer detayların dışında, doğru bir ruj,
gündüz yapacağınız bir makyaj için harika görünmenizi sağlar. Eğer dudağınızda
deneyemiyorsanız, rujunuzu parmağınızda uygulayıp test edebilirsiniz. Nasıl bir
şey alacağınız konusunda kararsızsanız, dudaklarınızı belirginleştirecek
renkleri seçin.
Dişlerinize bulaştırmayın
Rujunuzu sürerken, ağzınızı kapalı tutmalısınız.
Dişlerinizin de boyanmasına gerek yok ve tabii ki dişlerinizdeki ruj lekelerini
silme zahmetine girmenize de gerek kalmaz.
Ruj ve renk seçimi konusunda kararsız kalanlar için çok
basit bir önerimiz var: Yüzünüzde hiçbir makyaj yokken yüzünüzde en güzel duran
ruj rengini tercih edin.
Uzmanlara göre size en uygun renk, doğal dudak renginizden
bir iki ton daha koyu olandır. Bu ton farkını test etmek için, ruju yalnızca
tek dudağınıza sürün. Ruj sürdüğünüz dudağınızın rengi, diğer dudağınızın
gölgesi gibi duruyorsa, bu sizin renginizdir. İşte bu kadar basit...
Kırmızı Ruj Kullanılmayacak mı?
Elbette bazen kırmızı ruj da kullanmak isteyebilirsiniz. Birşok
kadın, kırmızı ruj kullanakayacağını düşünür. Ancak önemli olan doğru tonu
seçmektir. Açık tenliler kırmızının daha açık tonlarını kullanmalılar.
Kumrallar ateş kırmızısını tercih edebilirler. Esmer tende ise koyu kırmızı
tonları çok güzel durur. Kırmızı ruj kullanırken dikkat etmemiz gereken çok
önemli bir nokta var: Kıyafetlerinizi dudaklarımız renginize uydurmaya
çalışmayın.
Aldığınız Ruju Beğenmediniz mi?
Kullanmaktan hoşlanmadığınız rujlarınız varsa bunları
atmayın. Beğenmediğiniz renkleri karıştırarak çok güzel renkler elde
edebilirsiniz. Eğer aldığınız rujun rengi size çok açık geliyorsa, ruju
sürmeden önce daha koyu renkli bir kalem ile tonunu koyulaştırabilirsiniz.
Dudak Fırçası Ne Zaman Kullanılır?
Eğer parlak renk kullanacaksanız, ruju fırça ile
sürmelisiniz. Aynaya yaklaşarak dikkatli bir biçimde kenarlara taşırmamaya özen
göstermelisiniz.
Dudak Kalemi Ne Zaman Kullanılır?
Dudak kalemini ruju sürmeden önce ya da sürdükten sonra
kullanabilirsiniz. Ancak ruj sürdükten sonra kalem kullandığınızda dudaklarınız
daha doğal görünecektir.
Eğer rujunuzun çok çabuk çıktığını düşünüyorsanız, ruj
sürmeden önce dudaklarınızı kalem ile boyayın. Bu şekilde bir temel
oluşturacak, rujunuz çıksa bile dudaklarınızın renkli görünmesini
sağlayacaksınız.
Başka Ruj Renkleri
Doğal dudak renginizin bir iki ton koyusu, ruj seçimi için
en basit yöntem olmakla birlikte, cilt renginize göre başka renkler de
kullanabilirsiniz.
Eğer açık tenli iseniz, kayısı tonları, somon ya da
pembe kullanabilirsiniz. Kahverengi rujlardan uzak durmalısınız, sizde çok
abartılı duracaktır. Kumral iseniz daha koyu renkleri tercih etmelisiniz. Gül,
açık mor tonları ve koyu mat pembe tonlarını deneyebilirsiniz.
Esmer iseniz koyu mor, çikolata ve koyu kırmızı tonları
kullanabilirsiniz. Gündüzleri karamel ve ceviz rengi tonları, gece ise mor ve
kırmızı tonları uygun olacaktır.
Bir kadının en savunmasız anı oje sürdükten sonraki beş
dakikasıdır.
Güzelliğimize çok düşkünüz bu yadsınamaz bir gerçek.
Özellikle bir kadının kendine ne kadar özen gösterdiğini ise en iyi el ve
ayakları gösterir. Tırnak bakımı dışında en çok önem verdiğimiz şey ise ojedir.
Düzgün sürmek, kurumasını beklemek için çok çaba sarfederiz. Fakat sadece
birkaç gün sonra soyulmaya başlayan ojeler, hepimizin ortak derdi.
1- Temizleyin
Oje sürerken başarılı sonuç almak için, oje sürmeden önce
ellerinizi lanolinsiz bir sabunla sıcak suda yıkayın ve havlu ile kurulayın.
Tırnaklarınızda kalan kirleri ve yağları çıkarmak için aseton kullanın. Oje
sürmeden önce tırnaklarınızı hazırlamanız çok önemlidir çünkü öncelikle zeminin
sağlam olması gerekir. Öncelikle şeffaf bir kat uygulayarak başlayın. Hafif
dışarı da taşırın ki oje sürdüğünüzde etinize renkler yapışmasın.
2- Yoğunluğa dikkat
Ojenin daha kolay kuruması ve pürüzsüz olması için rengin
ilk katında ince uygulayın. Oje fırçasını tırnağınıza paralel uygulayarak,
tırnaklarınızın başlarından uçlarına doğru uygulayın. İkinci katı uygularken
baş parmaktan küçük parmağa doğru gidin.
3- Kurutucu kullanın
Ojenizin üzerine üç günde bir oje kurutucu uygulayın.
Böylece ojenizin rengi daha uzun süre canlı ve kalıcı olacaktır. Açık renk
parlatıcılar ve kurutucular daha uzun süreli olur. Eğer kurutucum yok
diyorsanız, saç kurutma makinanızın düşük sıcaklığında ellerinizi dönüşümlü
olarak bekletebilirsiniz.
4- Soyulmasını engelleyin
Ne yaparsanız yapın, ne kadar başarılı uygularsanız
uygulayın, ojeleriniz soyulacaktır. Fakat tekrar baştan oje sürmenize gerek
yok. Bunun için tüm tırnağınıza ince bir kat ojenizden sürün. Kuruduktan sonra
bir kat daha sürüp üzerine tekrar parlatıcı veya kurutucu uygulayın. Soyulan
yerler için daha mat ve koyu bir renk ile yama yaparak daha trendi bir
görünümde sağlayabilirsiniz.
1]Rujunuza uyumlu bir oje rengi seçin.
2]Ojeyi sürmeye tırnağınızın ortasından başlayın. Daha sonra
yanları doldurun.
3]Daha homojen bir sonuç için ikinci katı da sürün.
4]Bir pamuklu çubuğu hafifçe asetonla ıslatıp taşırdığınız
kısımları temizleyin.
5]Daha parlak bir görünüm için bir kat parlatıcı uygulayın.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)